Vincenzo Montella yönetimindeki A Milli Futbol Takımı, EURO 2024 F Grubu’nda oynayacağı Çekya maçının hazırlıklarına bugün start verdi. Antrenmanda Arda Güler ve Vincenzo Montella arasındaki polemik sosyal medyada kısa sürede tartışılmaya başlandı.
A Milli Futbol Takımı’nda oyuncuların ısınma çalışmaları sonrası taktik çalışmalarına geçildiği sırada Arda Güler eline yelek aldı. Bu sırada Vincenzo Montella hemen o bölgeye geldi.
Arda Güler’in elinden yeleği alan Vincenzo Montella, Yusuf Yazıcı’ya yeleği uzattı. Vincenzo Montella’nın bu hamlesi sonrası Arda Güler’e yönelik konuştuğu gözlemlendi. Arda Güler daha sonra Vincenzo Montella’nın yanından ayrıldı ve Selçuk Şahin’in olduğu bölgeye gitti.
Genç on numara takım arkadaşlarının olduğu bölgeden uzaklaştı ve yardımcı antrenörlerle görüştükten sonra bireysel antrenmana başladı. Arda Güler’in bu görüntüsü sosyal medyada kısa sürede gündem oldu.
Taraftarların, Vincenzo Montella’nın Arda Güler’e yönelik bu yaklaşımı sonrası tepki gösteren paylaşımlarda bulunduğu gözlemlendi.
“BİLMEDİĞİNİZ ÇOK ŞEY VAR”
A Milli Futbol Takımı’nın kaptanı Hakan Çalhanoğlu, Çekya maçı öncesi düzenlenen basın toplantısında Arda Güler ile ilgili soruya cevap vermişti.
Arda Güler’in takım için çok değerli bir isim olduğuna dikkat çeken Hakan, “Arda bizim için çok değerli. Herkes çok değerli. Bazen siz idmanlarda ne olduğunu takım içinde ne olduğunu, Arda’nın sakatlığını bilmiyorsunuz. Bu konuda hocayı korumam lazım. Arda kasığından sakatlık geçirdi. O yüzünden oynamadı. Yoksa oynayacaktı. Konuşarak o kararı verdiler. 20 dakika için hazırlandı Arda. Hoca bunu dışarıya yansıtmadı. Hep takımın içinde kalan bir şey” diye konuşmuştu.
Arda Güler’in sakatlık nedeniyle forma giyemediğini ifade eden Hakan Çalhanoğlu, “Arda ve hocanın ne konuştuğunu bilemediğim için bir şey diyemem. Herkes Arda’ya değer veriyor. Dediğim gibi bilmediğiniz çok şey var. Bazı oyuncular 2-3 günde bir oynamaya alışkın değiller. Dinlenmeleri lazım. Hoca her oyuncuyla görüşüp, değerlendiriyor. Fiziksel anlamda 2-3 günde bir oynamak yoğun” demişti.
